Depremi Değil Ama Afeti Önlemek Mümkün!
17 Ağustos’un Yıl Dönümünde Türkiye’nin Depreme Hazırlığı: Sorunlarımız ve
Çözümlerimiz!
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, tarihimizin en acı depremlerinden 17 Ağustos 1999
Marmara Depreminin 23. yılında da temel insan haklarından olan “Barınma Hakkı”nın tüm
yurttaşlarımıza sunulabilmesi için depremi unutmama, unutturmama ısrarını sürdürmeye,
güvenli ve sağlıklı yapı üretimi sağlanana kadar siyasi iktidarların görev ve sorumluluğunu
hatırlatmaya kararlıdır.
Bugüne kadar depreme karşı hazırlık, yapı güvenliği, hasar tespiti gibi konularda çokça
konuşuldu, bu konular hakkında çokça yazılıp çizildi. Ancak bir doğa olayı olan depremin
ülkemizde her defasında afete dönüşmesine bir türlü engel olunamıyor. Çıkarılan yasa ve
yönetmelikler, yıllara dayanan çalışmalarla oluşturulan plan ve projeler uygulama aşamasına
geçemeden kağıt üzerinde kalıyor. Ne yazık ki yapılan çalışmalar daha çok afet sonrası yara
sarma düzeyinde kalıyor.
Bir deprem coğrafyasında yer alan ülkemiz tarih boyunca birçok kez yıkıcı depremlerle karşı
karşıya kalmıştır. Özellikle Marmara Bölgesinin gerek ekonomik anlamda gerekse sosyokültürel açıdan coğrafyamızda merkez pozisyonunu yüzyıllardır koruması nedeniyle, bu
bölgede yaşanan depremler ciddi sonuçlar doğurmuştur.
Cumhuriyet döneminin gerek can ve mal kaybı açısından gerekse sosyal ve ekonomik
sonuçları açısından en yıkıcı depremlerinden biri 17 Ağustos 1999 tarihli Gölcük merkezli
depremdir. 7,4 büyüklüğündeki bu deprem başta Marmara bölgesi olmak üzere tüm
Türkiye’yi etkilemiştir. Ülkemizin ekonomik anlamda üretim ve ticaret merkezi olan ve
yurdun her yerinden göç alan bir bölge olması nedeniyle bu depremin tüm yurttaşlarımızı
doğrudan ya da dolaylı olarak etkilediğini söylemek mümkündür. Depremde 20 binden fazla
yurttaşımız hayatını kaybederken yaralı sayısı 50 bini aşmıştır. Bölgede yaklaşık 113 bini yıkık
ve ağır hasarlı olmak üzere toplam 365 bin bina hasar görmüştür.
Ortaya çıkan kayıpların ve hasarın büyüklüğü, deprem sonrası müdahalede yaşanan
sorunlarla birlikte bu depremin etkisi öyle şiddetli olmuştur ki 2001 ekonomik krizinin önemli
sebepleri arasında sayılmaktadır.
Bu kadar büyük sonuçlar doğuran 17 Ağustos Depremi, depreme bakış açısının değişmesinde
bir milat olarak kabul edilmiştir. Yalnızca deprem sonrası yapılacak müdahaleler değil
depremden önce alınması gereken tedbirler de tartışılmıştır. Plansız-çarpık kentleşmenin ve
mühendislik hizmeti almayan yapıların ne kadar büyük tehdit oluşturduğu anlaşılmış, bu
konuda birçok kurum ve kuruluş tarafından neler yapılması gerektiği konusunda çalışmalar
yapılmış, bu çalışmalar birleştirilerek strateji ve eylem planlarına dönüştürülmüştür.
Odamızın da bu konuda çeşitli çalışmaları olmuş, deprem kongreleri, çalıştaylar düzenlenmiş,
raporlar hazırlanmış, kamuoyunu aydınlatacak ve deprem konusunda farkındalığı ve bilinci
artıracak çalışmalar yapılmıştır. Yıllara dayanan çalışmalar sonucunda deprem konusunda
sorunlar da bu sorunların çözümü için yapılması gerekenler de bellidir.
GENEL
25 Aralık 2024GÜNCEL
25 Aralık 2024GENEL
25 Aralık 2024GENEL
25 Aralık 2024GENEL
25 Aralık 2024GÜNCEL
25 Aralık 2024GENEL
25 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.